ESMA NAZLI KARADOĞAN

Dünya dışında, yüzeyinde kararlı sıvı bulundurduğu kanıtlanan 2. gök cismi olan Titan, bilim severlerin, gezegenimizde herhangi bir felaket olursa kaçacağımız yer olarak bildiği Satürn’ün en büyük uydusu ve yoğun bir atmosferi olduğu bilinen tek doğal uydudur. Tabii her felaket senaryosu gibi, bu senaryonun da gelecekte sorunsuz çalışması için bilim insanlarının uğraş sarf etmesi gerekir. Henüz 16 Nisan’da NASA, Uzun zamandır uzaktan izlenen Titana ulasma fikri üzerine çalışmaları olduğunu duyurdu. Dragonfly Rotorcraft Olarak adlandırılan bu plan NASA Genel Merkezi Bilim Misyonu Direktör Yardımcısı Nicky Fox tarafından, “Toplumun geniş ilgisini çeken muhteşem bir bilim görevi ve bu görevde sonraki adımları atmaktan heyecan duyuyoruz. Titan’ı keşfetmek, dünyanın sınırlarını zorlayacak” dedi.

Uluslar tek amaç için bir araya geliyor! JAXA (Japonya Uzay Araştırma Ajansı) 10 Nisan’da, NASA ile anlaşma yaptığını ve Basınçlı Rover Kullanılarak Ay Yüzeyinin Keşfedilmesine İlişkin Düzenlemenin Uygulanması üzerine çalıştıklarını ifade atti! Japonya ve Amerika’nın ilk defa uzay bilimleri üzerine iş birliği yapması ile aktivistler, ilk defa dış uzayın barışçıl amaçlar için kullanıldığına dikkat çekti. Japonya tarafından Basınçlı Rover’ın sağlanmasının yanı sıra iki Japon astronotun ay yüzeyine iniş ve faaliyet taşıma fırsatları da öngörülüyor. Basıçlı roverlar literatür de kısaca 2008-2015 yılları arasında NASA tarafından geilştirilen araçlar olarak geçiyor ve JAXA, Japonya’nın rolünü yerine getirmek ve Japon astronotların ay yüzeyindeki faaliyetleri için gerekli hazırlıkları yapmak üzere Mürettebatlı Basınçlı Rover’ın araştırma ve geliştirmesini istikrarlı bir şekilde yürüteceğini dile getiriyor.

ESA(AVRUPA UZAY AJANSI)’nın ulaştığı yeni veriler okuyan herkeste şok etkisi yaratıyor! Bir kara delik! Güneş’in kütlesinin yaklaşık 33 katı büyüklüğünde olan devasa bir yapı! Gaia projesine kadar Samanyolu’nda bu kadar büyük bir kara deliğe rastlanmamıştı. Bilebileceğiniz üzere genellikle, büyük yıldızlar yaşlandıklarında kütlesinin bir kısmını dışarı atar ve geriye bir nötron yıldızı veya kara delik kalır. Ancak Gaia tarafından bulunan kara deliklerin kütlesi, bu mekanizmanın anladığımız şekliyle açıklanmasını zorlaştırıyor. Bu keşif, yıldızların evrimi ve nasıl geliştiği konusundaki anlayışımızın kesin kanıtlar vermediğini ispatlıyor bizlere. Her ne kadar bu kadar yakınımızda bu kadar güçlü bir cismin olduğunu bilmek tüyler ürpertse de bu kara delikler, çoğu zaman bir yıldız arkadaşının etkileşimiyle oluşan ve bu nedenle “uykuda” olarak adlandırılan kara delikler. Bilim insanlari Gaia projesini astrofiziğin ilerlemesinde dönüştürücü bir etkiye sahip olabileceğini söylüyor

Kaynakça

  • https://science.nasa.gov/missions/dragonfly/nasas-dragonfly-rotorcraft-mission-to-saturns-moon-titan-confirmed/
  • https://global.jaxa.jp/news/
  • https://www.esa.int/Science_Exploration/Space_Science/Gaia/Sleeping_giant_surprises_Gaia_scientists